Dünün gündemiydeydi En Moda adlı alışveriş sitesinin reklam kampanyası. Moda ile ilgili 3 kadın blog yazarını (@zetfashion, @pinkfreud, @cizenbayan)  reklam yüzü yapmışlar. Kampanyada bu kızların soyunduğu vurgulanıyor. Alt başlıkta ise giyinmek için soyundukları espirisini yapıp, “En Moda için giyindiler” diye sözünü tamamlıyor.

Bana kalırsa son derece ucuz, bu yazarların popülerliğinden yararlanmaya çalışan, ilgiyi çıplaklıkla çekmeye çalışan son derece çirkin bir kampanya. Kızların “En Moda için soyunduk” deyip, markanın “En Moda için giyindiler” demesi de reklamın ne kadar amatör hazırlandığını gösteriyor. Ne var ki reklamın başarısı ayrı bir tartışma konusu, benim konuşmak istediğim mesele sadece kızlar!

Dedim ya dün gündem oldu diye; asıl gündem olan reklam değil kızlardı. Sebebi ise kızların “çirkin” olması. Güzellik subjektiftir ve bir insanı çirkin bulmayı anlayabilirim. Ancak bir insanı “çirkin” diye eleştirmeyi çok da anlayamam. Aynı sebeple hakarete varan sözler sarfedenleri de, çirkinlikle suçlayanları da ben öküzlükle suçlarım. (blogda küfür etmemeye özen gösteriyorum.)

Bir kere “bu kızlar çirkin mi?” sorusunun bir cevabı yok. Sana göre evet, bana göre hayır. Dolayısıyla ortada 3 kız var ve bunlar güzel ya da çirkin değiller. (“bana göre” diyerek tabii yorumlarız)

Sonrasında ise bu güzel ya da çirkin olma hali, doğduğumuzdan beri taşıdığımız bir yük. Hiçbirimiz güzel ya da çirkin olmayı tercih etmiyoruz. Ya evrimsel süreçte atalarımız bize bu genleri miras bırakıyor, ya da tanrı bize böylesini yakıştırıyor. (Artık neye inanıyorsan.) Bu nedenle de hiçbir şekilde kimseyi suçlayamayız çünkü değiştirilebilir değil. Hiçkimsenin, seçmeden sahip olduğu özellikleri eleştiremez, kötüleyemez ya da alay konusu edemeyiz. Yok edebiliyorsak, ben de sizin en sevmediğiniz sebze ile alay ederim mesela.

Tüm bunlarla birlikte bu kızlar bir reklam kampanyasının yüzü olsa da, kampanya son derece amatör ve ucuz olsa da, hatta bu kızlar teklifi kabul ederek gelecek tüm eleştirileri de peşinen kabul etmiş olsalar da, hepsi özünde birer yazar; blog yazarı. Beğenirsin, beğenmezsin o ayrı. Sonuna kadar da eleştirirsin yazılarını. “İmlası kötü” dersin, “modadan anlamıyor” dersin, “üslubu kötü” dersin. Yani yazıya dair her türlü eleştiriyi yapabilirsin.

Ancak bir yazarı fiziksel görüntüsüyle eleştirmek de son derece aptalca bir davranıştır. Yazı yazmak için güzel olmak gerektiği fikrini kim verdi size? Bir roman, blog ya da köşe yazısı okurken neler düşlüyorsunuz? Hiç okuduğunuz (okuyorsanız) roman yazarlarının fotoğraflarına baktınız mı?

Bir de son soru; Çok mu güzel/yakışıklısınız?