Yakın zamanda müzik dünyasının popüler konularından biriydi bu. Ceylan Ertem’in bir grup seyirciden -haklı- şikayetini sosyal medya üzerinden aktarmasıyla daha önceleri fısıltılarla konuşulan konser dinleme adabı, sesli olarak tartışılır oldu. Ben her ne kadar yazmakta biraz geciksem de konu hâlâ güncel, hâlâ diri. Ben de geciktiğim sürede bolca görüş okuma, duyma fırsatı buldum. Meseleyi daha çok müzisyenlerin ağzından dinlesem de, ben bugün seyirci açısından yazacağım. Zaten müzik dünyasında -henüz- başka bir vasfım da yok.
Ben kendi rahatsızlıklarımı ve önerilerimi yazmaya başlamadan önce, bilmeyenler için konuyu toparlayıcı bir iki cümle yazıp, ilgili linkleri paylaşayım. Ceylan Ertem, Aralık 2015’teki Sinop konserini dinlemeye gelen seyircilerin bir kısmından şikayetini dile getirince neredeyse linç ediliyordu. Açıklama yapmak zorunda kaldı.
Nedir Ceylan’ın şikayeti? Biz iyi birer konser dinleyicisi değiliz. Ceylan Sinop konserinde ufak bir grup olduğunu, tüm seyirciye mal etmediğinin altını çiziyor ama ben tam aksine, konser adabını bilen seyircinin azınlık olduğunu düşünüyorum. Ceylan Ertem konser sonunda gözünün dibinde flaşlı fotoğraf çeken bir seyircinin elini indirmiş (iyi sabretmiş o ana kadar). “Elime vurdu” olarak geri dönmüş. “Ya benim gibi bir insan dinleyicisinin eline vurabilir mi?” yazmış Ceylan. Ben vursan hakkındır diyorum. Devamını oku →